Hücre bile sayılmayan bir virüs tüm dünyayı dize getirdi. Topla, tüfekle, kurşunla değil biz fark etmeden içimize girerek… Şiddeti de öyle bir enteresan ki hem yüksek riskli, tehdit edici hem de sonraki nesillerin hayata devam etmesine de müsaade eder gibi…
İnsanoğlunun, medeniyetin gelişimini, ideolojik evrimini, sosyal adaleti, kendine göre kurduğu ekonomik sistemi, dünya vatandaşı olmayı, ulus üstü düşünceyi, dengeli gelir dağılımını, etik liderliği yaşanmış tüm krizler ve doğal uyarıları dikkate almadan bencilliğine devam etmesi bence karşımıza bize ders olması için bu krizi çıkardı. İlkel ve basit refleksleri rol oynadı. Denizlerde çocuklar boğulurken, açlık ve top atışları atlında ölen çocukları görmezden gelirken, çıkar ve kazanç hırsı ile hayatına devam eden diğer kesim Corona tarafından kendi içinden vurulmuştur. Öyle ki hiçbir zenginlik, gelişmiş tıp ve sosyal statü bunun karşısında ayrıcalıklı değil. Bu krizin ekonomik olarak götürecekleri vardır, sistem daralacak ve tehdit edilecektir. Finansal araçlar piyasalara yeterli olamayacak ve her ülke kaybı kapatmak için para basacaktır. Trilyonlarca Avrolar planlanıyor. Ancak bu süreç çok uzun tutulamaz, çünkü çalışmayan ekonomi durumuna düşersek dünya 1929’daki gibi Depresyon yaşayacaktır. İşte bu bile dünyevi zenginliğin ve hırsın sadece bir tekamül aracı olduğunu hatırlatıyor.
Buna karşın, sağlığın ne olduğu ve önemini, insanın ekolojik bir varlık olduğunu, başkasının sağlığına da özen göstermeyi, bireysel değil toplumsal düşünebilmeyi, insan olduğunun farkına varmayı, tek dünya düşüncesini ve sabırı anlamak ve nefsimizden arınmak için bize şans tanımıştır. Tüm bunlar Corona sonrası farkındalığımızı artırmaktan geçer. Daha Mart başı yazdığım Çivisi Çıkmadan yazısında;
“Dünyanın geleceği insanlığın kısır ve dar görüşlü tartışmalar yerine kendi farkındalığını artırmasına bağlıdır. Ancak günümüzde ne yazık ki bu farkındalığı geliştirecek bir lider veya inisiyatif göremiyoruz. Adeta körleme yol almaya çalışıyoruz. Kendi içimizde ve dışımızdaki her olgu, his, düşünce ve konu için işin sırrı farkındalıktan geçer. Yani herkes bir dünya vatandaşı ve sorumluluğunda olduğu zaman belki medeniyetteki evrimimiz biraz daha ileri gider, aksi takdirde korkum o dur ki dünyanın çivisi çıkacak…”
demiştim ve çok uzun sürmeden çıktı sanırım. Bundan sonra gerekli dersleri almalı ve sorumlu davranmayı, etik ve adil olmayı, bencilliği bir yana bırakıp tüm insanlık için uğraşabilmeyi başarmalıyız. Belki de Einstein’ın dediği gibi demokratik küresel hükümeti oluşturabilmeliyiz ya da küresel konularda küresel dengeyi sağlayacak yeni nesil bir yönetimi başarabilmeliyiz. Aksi takdirde bir sonraki ders çok daha ağır ve acı bir kriz olacak!
Dr. Bilinç Dolmacı
Comments