Teknik uzmanlıklar, ekonomik faaliyetler, yasama ve teknoloji odaklı bir gelişme yaşayan dünyamızda Etik konusu sözde çok bahsedilen ama pratikte pek de fazla önem bulmayan çok kritik bir konudur. Etik kavramı genel olarak ahlaki doğru ve yanlışın bir kolu olarak felsefeden türemiştir. Hem davranış hem de yaptığımız eylemlerde yer alır.
Yasal veya haklı yönümüz olduğunu düşündüğümüz her konu etik olmayabilir. Çünkü yasalar da insanlar tarafından yapılmış ve geliştirmeye ihtiyaç duyan bir sistem gereğidir. Önemli olan yasalardan önce yapacağımız bir şeyin ahlaki boyutunun uygun olup olmadığını düşünmektir. İngiltere’de hukuk bölümü mezunu her avukat otomatik olarak göreve başlayamaz, önceden çok zor bir etik sınavına tabi tutulurlar. Benzer şekilde etik liderler yapacakları her adımda etkilenecek her kesimi düşünerek objektif ve kapsamlı hareket etmeyi tercih ederler. Bu ihtiyacı hissettiklerinden dolayı çeşitli profesyonel meslek dallarındaki birlikler üyeleri için Etik İş Kuralları yayınlamaktadır.
Bizim coğrafyamızda ne yazık ki çok fazla gelişme göstermeyen etik konusu genelde ahlak olarak dini öğretiler aracılığıyla kazandırılmaya çalışılıyor. Esasında doğru şekilde ve manasıyla yapılması halinde bir sıkıntı olmaz. Böylelikle insanın tüm hayatı boyunca genel etik ve ahlak değerlerine sahip bir birey olarak yaşaması genel toplum dengesi için de olumlu olacaktır. Dolayısıyla çocukların eğitim süreçlerine etik konusunun dahil edilmesi, gelişim çağında bunu içselleştirmeleri ve özel ve profesyonel hayatlarında etiği akılda tutarak hareket etmeleri sağlanabilir. Davalar, çatışmalar, gerilimler ve anlaşmazlık şansı azalmış olur ve toplum daha rahat ve çağdaş bir ortamda gelişmeye devam edebilir. Çocuklarınıza etik bilinci kazandırmaya evden başlayınız!
Dr. Bilinç Dolmacı
Comments